Yüksek kolesterol seviyelerinin hususi emareleri yoktur, sadece gözünüzden kolaylıkla kaçabilecek minik değişimler yüksek kolesterolü izah edebilir. İşte dikkat edilmesi ihtiyaç duyulan 10 emare.
Belirli sıhhat problemlerine (mesela yüksek şeker yada kolesterol) yatkın olduklarını bilen kişiler çoğu zaman sıhhat durumları mevzusunda endişelenirler. Bu yüzden, minik de olsa emarelere dikkat etmek onlar için oldukca önemlidir.
Kolesterol, kandaki yağlarda bulunan mumsu bir maddedir. Birçok şahıs kolesterolü yalnız sağlığa zararı dokunan etkileriyle bilse de, vücudun sıhhatli işleyişi için gereklidir.
Kolesterol, yağların sindiriminden görevli olan safra asitlerinin oluşumu için lüzumlu bir maddedir. Öte taraftan bazı hormonların üretiminde ve kalp ve damar sağlığında rol oynar.
Kolesterolün çoğunu karaciğer salgılar, sadece kolesterol içeren bazı gıdaların tüketimi yöntemiyle da alınabilir. Mesele şu ki, birkaç organ kolesterole gereksinim duysa da, aşırı birikimi vücutta geri dönülemez hasarlara niçin olabilir ve sessiz bir katil olabilir.
Halk içinde iyi yada fena kolesterol olarak malum şey, HDL ve LDL kolesterolü ifade eder. Birincisi (iyi) yüksek yoğunluklu bir lipoproteinden oluşur ve ikincisi (fena) düşük yoğunlukludur.
Her ikisi de sıhhat durumunun değerlendirilmesini elde eden referans değerlere haizdir. Araştırmalara nazaran, iyi kolesterol HDL için düzgüsel aralık 50 mg/dL’den üstüdür. LDL için ise düzgüsel aralık 70 ila 130 mg/dL içinde değişmiş olur. LDL ne kadar düşük olursa, sıhhat problemlerinden o denli uzak olmuş olursunuz.
YÜKSEK KOLESTEROLÜN 10 BELİRTİSİ
En kaygı verici şey, bir çok kişinin yüksek kolesterole haiz olduklarının bilincinde olmamasıdır, şu sebeple çoğu zaman kendini kuvvetli emarelerle göstermez. Bu da damar sertliği, hipertansiyon ve böbrek yetmezliği şeklinde daha ciddi sıhhat sorunlarının gelişmesine neden olur. Bu yüzden, tespiti için belirleyici olabilecek bazı emareleri bilmek önemlidir.
İşte yüksek kolesterolü gösterebilecek 10 emare.
El ve Ayaklarda Şişme ve Uyuşma
Ellerde, kollarda, ayaklarda ve bacaklarda şişme ve uyuşma, yüksek kolesterolün erken emarelerinden biridir. Bu durum, biriken lipidlerin oksijen ve besinlerin kaslara geçişini azaltan sıhhatli dolaşımı engellemesi sebebiyle oluşur.
Ağız Kokusu
Ağız kokusu, kolesterol sorunları olan hastalarda oldukca yaygın bir işarettir. Bu madde karaciğerde salgılandığı için aşırı birikimi ağızda kuruluğa neden olur ve sindirimi engelleyerek ağızda hoş olmayan kokulara niçin olur.
Hazımsızlık
Kandaki ve karaciğerdeki lipid fazlalığı metabolizmayı etkisinde bırakır ve bilhassa yağ içinde ne olduğu yüksek besinler tüketildiğinde sindirim sürecinin düzgüsel bir halde devam etmesini engeller. Bu yüzden, yüksek düzeydeki fena kolesterol (LDL) ve toplam kolesterol, çoğu zaman devamlı hazımsızlığa neden olur.
Baş Dönmesi ve Baş Ağrısı
Kolesterol atardamarlarda biriktiğinden, kan dolaşımı zaman içinde daha çok etkilenir ve bundan dolayı hücresel oksijenlenme kesintiye uğrar. Bu, devamlı baş dönmesi, denge kaybı ve şiddetli baş ağrıları ile kendini gösterir.
Göz Problemleri
LDL kolesterol düzeyi yüksek olan hastalar çoğu zaman gözlerinde sarı bir şişkinlik, tahriş ve bulanık görme yaşarlar.
Kabızlık
Atardamarlarda lipid birikimi sindirim sürecini etkisinde bırakır. Bağırsak hareketliliği azaldığı için şiddetli kabızlık atakları meydana gelir.
Göğüs Ağrısı
Göğüs ağrısı, tanımlanması oldukca kolay bir emaredir. Ek olarak, nerede ise daima acil tıbbi müdahale için bir nedendir. Göğüs ağrısıyla ilişkili birçok hastalık olmasına karşın, bir çok olay yüksek LDL kolesterolün tesirleri ile ilgilidir.
Güçsüzlük ve Bitkinlik
Alışılmadık zamanlarda ve devamlı olarak halsizlik, bitkinlik ve uyku isteği çoğu zaman beslenme yetersizlikleri, aşırı fizyolojik aktivite, hastalık yada yüksek kolesterol seviyelerinden doğar.
Cilt Sorunları
Yüksek kolesterol emareleri ek olarak kurdeşen şeklinde cilt sorunlarını da içerebilir. Çoğu zaman kendilerini kırmızımsı lekeler, iltihaplanma ve denetim edilmesi zorluk derecesi yüksek rahatsız edici bir kaşıntı hissi ile gösterirler.
Besin İntoleransları
Yeni besin intoleranslarının gelişimi, kandaki yüksek kolesterol seviyelerinden kaynaklanabilir. Bu duruma başka birçok unsur niçin olabilse de, atardamarlarda ve karaciğerde aşırı yağ birikmesi yaygın bir nedendir.
YÜKSEK KOLESTEROLE KARŞI GENEL BESLENME ÖNERİLERİ
Yaşam tarzındaki değişimler, bilhassa yeme alışkanlıkları, çoğu zaman yüksek kan kolesterol düzeyine haiz kişiler için tavsiye edilen ilk tedavidir. Sadece rejim yüksek kolesterol seviyelerini düşürmede başarısız olrusa ilaç kullanımıyla tedaviye devam edilir, sadece ilaç alırken bile tedavinin başarıya ulaşmış olması için diyetin ayarlanması gerekir.
Yüksek kolesterol için genel beslenme önerileri şu şekildedir:
– Fazla kilonuz var ise, kilo verin. Yüksek kolesterol seviyeleri daima aşırı kiloluluk ile ilişkili olmasa da, obez kişilerin ideal vücut ağırlığına haiz kişilere nazaran yüksek kolesterol seviyelerine haiz olma riski daha yüksektir.
– Günlük kolesterol alımınız 300 mg hatta 200 mg’ı geçmemelidir (eğer kolesterol seviyeniz belirgin şekilde yükselmişse).
– Kanatlı hayvanlarını hazırlamadan ilkin, mühim oranda kolesterol içerdiğinden derisi çıkarılmalıdır.
– Karaciğer, böbrek ve beyin şeklinde sakatat alımını sınırlayın. Bu besinler kolesterol açısından son aşama zengindir.
– Daha oldukca doymamış yağları kullanmaya çalışın. Yüzde 8’e kadar doymuş, yüzde 10’a kadar çoklu doymamış ve yüzde 15’e kadar tekli doymamış olmak suretiyle toplam kalori alımında yüzde 25-30’a kadar yağlardan kalori alabilirsiniz.
– Tavuk, hindi, dana eti ve öteki etli yiyecekleri yağ katılaşıp yüzeye çıkana kadar buzdolabında soğuttuktan sonrasında kaşıkla yağı alın.
– Kırmızı eti hazırlamadan ilkin tüm görünür yağları alın.
– Makarna pişirirken yağ eklemekten kaçının, pirinç pişirirken tereyağı yada margarin eklemekten kaçının, patates püresi pişirirken tereyağı eklemekten kaçının.
– Yemeğe yağ eklerken zeytin, kanola ve ayçiçek yağını tercih edin.
– Protein toplam kalori alımının yüzde 15’ini oluşturmalıdır. Tavuk, hindi, yağsız kırmızı et, balık ve soya yüksek kıymetli protein kaynaklarıdır.
– Meyve ve sebzeleri rejiminizin bel kemiği yapın. Meyve ve sebzeler damarlarda plak oluşumu riskini azalttığı kanıtlanmış antioksidanlar açısından zengindir.
– Çözünür lif, sindirim sürecinde çözülür ve tüm sindirim sistemini kolesterol de dahil olmak suretiyle çeşitli maddelerin emiliminden sakınan yapışkan, jel benzeri bir kütle oluşturur. Bir tek rejim lifi alımının artırılması kolesterolde yüzde 2-4 azalmayı sağlar. Günlük 25-30 gr rejim lifi alımının, kolesterol seviyelerinde yüzde 15’e kadar azalmayı sağlayabileceği bilinmektedir.
– Meyve ve sebzeler, kabuklu yemişler ve bazı tahıllar (yulaf, arpa, çavdar) en iyi çözünür rejim lifi kaynaklarıdır, bununla beraber kan kolesterol seviyelerinin düzenlenmesinde yararlı bir etkiye haiz olduğu oldukca sayıda çalışmada gösterilen nebat sterolleri de ihtiva ederler.
– Nebat sterollerinin kan kolesterol düzeylerini düşürmedeki tesiri incelendiğinde, bitkisel sterol alımından en oldukca kan kolesterolü limitleri (5.17-6.16 mmol/L) yüksek olan kişilerin yararlandığı sonucuna varıldı. Günde 2.4 gr’lık nebat sterollerinin alınması, LDL seviyelerinde yüzde 15 oranında bir azalmayı sağlayabilir. Ticari olarak, nebat sterolleri en yaygın olarak bitkisel yağlar, yoğurt, portakal suyu, margarin, süt ve soya sütüne eklenmiş olur.
– Kahve alımınızı sınırlayın. Kahve alımının kolesterol düzeyleri üstündeki etkisine ilişkin çalışmaların neticeleri tutarsız olsa da, ılımlı tüketmek en iyisidir. Günde en fazla 2-3 bardak tüketilmelidir.
– Rejiminize keten tohumu ilave edin. Düşük yağlı bir diyetin parçası olan keten tohumları, yüksek kolesterolü olan hastalarda kalp ve damar hastalıkları riskini düşürür.
– Tertipli egzersiz yapın. Egzersizin yüksek kolesterol üstünde pozitif bir tesiri vardır. Her gün yapcağınız 30 dakikalık tempolu yürüyüşler, kolesterol seviyelerini büyük seviyede düşürebilir.
