Ulusal Müdafa Bakanı Hulusi Akar katılmış olduğu “Anadolu Soruyor” programında, “Helikopterleri yaptık, gemileri yaptık bunların ötesinde bu tarz şeyleri tasarlıyoruz, inşa ediyoruz. ” dedi.
Anadolu medyası tarafınca meydana gelen “Anadolu Soruyor” programının canlı yayının konuğu Ulusal Müdafa Bakanı Hulusi Akar oldu.
Programda konuşan Akar, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunmuş oldu.
“Müdafa sanayisinde proje sayısı 750’yi aştı”
Ulusal Müdafa Bakanı Hulusi Akar, müdafa sanayisindeki gelişmeler kapsamında daha ilkin 66 olan proje sayısının bugün 750’yi aştığını bildirerek ihracatın 3 milyar dolara yaklaştığını ve 2023’te 5 milyar dolara yükseltmeyi hedeflediklerini deklare etti.
“Cin şişeden çıktı”
Türkiye’nin müdafa sanayide devamlı üreten bir ülke konumunda bulunduğunu belirten Akar, “Helikopterleri yaptık, gemileri yaptık bunların ötesinde bu tarz şeyleri tasarlıyoruz, inşa ediyoruz, bayındır ediyoruzve ihraç ediyoruz. Dolayısıyla bu manada cin şaşeden çıkmıştır.” dedi.
Türkiye’nin yerli müdafa endüstri üretimleri
Doğru yatırımlarla çağdaş bir ulusal müdafa altyapısının oluşturulması için yoğun çaba harcayan Türkiye, dirimsel alanlarda oldukça başarı göstermiş sonuçlar alındı.
İşte ulusal müdafa sanayiinin yıldızlarından bazıları:
ALTAY
Türkiye’de geliştirilen 3 nesil ana muharebe tankıdır.
1500 beygir güç üreten ve dizel yakıt sistemiyle çalışan motor tankı 70 km/h ile hareket ettirebiliyor ve tanka 500 km’lik bir harekat menzili de sağlıyor.
Tankta dört kişilik mürettebat vazife alacak (Tank komutanı, nişancı, doldurucu, sürücü).
Tankın muharebe ağırlığı 65 ton olarak tahmin ediliyor.
Değişken süspansiyon sistemi yardımıyla keskin manevra yapabilme ve üstün arazi kabiliyetine haiz.
Tankın iç ve dış iletişimini kesecek ve tankın elektronik sistemlerini sekteye uğratılabilecek elektromanyetik silahlara karşı donanımı mevcuttur.
12,7mm ağır makineli tüfek ve Aselsan Sarp yada Aselsan Stamp öteki silahları olarak biliniyor.
KİRPİ
Vasıta adını, korunması yönüyle kirpiden almaktadır.
Tasarım ve üretim amacı mayına karşı dayanıklı zırhlı personel taşıyıcı olan ve MRAP kategorisinde bulunan aracın başlıca kullanıcısı Türk Silahlı Kuvvetleri’dir.
Kendi sınıfı içinde açık ara önde olan kirpiler çetin ve zorlayıcı hava koşullarında oldukça başarı göstermiş.
COBRA II
Türk müdafa sanayisinin mayına karşı korumalı aracıdır.
Cobra II riskli bölgelerde yüksek kalım kabiliyeti sağlıyor. Mürettebata balistik, mayın ve el yapımı patlayıcı tehditlerine karşı üstün koruma sunuyor. Vasıta tabanındaki mayın kalkanı yardımıyla üstün mayın koruması, yüksek modüler yapı ve servis edilebilirlikten yitik yaşanmadan sunulabiliyor.
Dünyadaki benzer mayına karşı korumalı araçlara kıyasla Cobra II, ağırlık merkezinin alçak olması sebebiyle bir tek stabilize yollarda değil, arazide de üstün bir hareket kabiliyeti ve eşi olmayan bir yol tutuşu sunuyor.
Vasıta, benzerlerine kıyasla daha düşük bir silüete haiz olduğundan daha azca fark ediliyor.
Modüler tasarımının yanı sıra haiz olduğu yüksek taşıma kapasitesi ve geniş iç hacim, Cobra II’ye değişik tabanca sistemlerinin ve vazife donanımlarının entegrasyonuna olanak veriyor.
Değişik yerleşim seçenekleri ile 11 kişiye kadar personel taşıma kapasitesine haiz vasıta, kullanıcı gereksinimlerine uygun olarak 3 yada 5 kapılı olarak yapılandırılabiliyor.
EJDER YALÇIN
Ejder Yalçın 4X4, Askeri birliklerin ve güvenlik güçlerinin kırsal ve kentsel alanlardaki harekat gereksinimlerine yanıt veren, her türlü arazi ve çevre koşulunda dinamik ve atik, yüksek balistik zırh ve mayın korumasıyla güvenli , modüler, oldukca yönlü, bakımı ve idamesi kolay bir muharebe aracıdır.
Sınıfının en geniş iç hacme haiz olan Ejder Yalçın 4×4, 4 tona kadar yararlı yük taşıma kapasitesine ve değişik tabanca entegrasyonuna olanak sağlar.
Kinetik enerjili mermilerine, EYP’ye mayın patlamalarına, ve roket saldırılarına karşı üstün koruma sağlıyor.
SAMUR
Samur için TSK unsurlarının dere ve akarsuları güvenle aşmasını elde eden ve “transformer” benzetmesi yapılıyor.
TSK envanterinde bulunan köprücülük teçhizatının oldukca ağır ve hantal malzemelerden oluşması eğitimler, malzemenin nakliyesi ve kurulumunda zorluklara yol açıyordu. Ek olarak bu durum oldukca fazla personel gereksinimi yaratıyordu.
Söz mevzusu nedenlerle çağdaş orduların envanterinde bulunan yeni nesil köprülerin bir an ilkin silahlı kuvvetlere kazandırılmasına yönelik çalışmalara başlandı. Yürütülen emekler sonunda ortaya Türk müdafa sanayisinin kara araçları alanında ilk örneksiz tasarım ve geliştirme projesi olan Samur çıktı.
Samur Gezici Yüzücü Atak Köprüsü, TSK’nın taktik harekat gereksinimlerine uygun olarak muharebe sahasında sulu açıklıklardan hızlıca ve emniyetle geçişi sağlayacak bir nakliye ekibi ve köprü sistemi olarak tasarlandı. Samur’un, suda hafifçe, karada dayanıklı olması için hususi malzemeler seçildi ve hususi teknikler uygulandı.
Samur, binlerce parçadan oluşan karmaşık bir sistem olmasına karşın, arayüzü yardımıyla kolayca kullanılabiliyor. Suda ise bir “joystick” ile yönetim edilebiliyor ve 360 aşama her yöne hareket ettiriliyor.
Ulusal imkanlarla tasarlanan “Samur”ların 12’sinin bir araya gelmesiyle ortalama 25 dakikada 150 metre uzunluğunda bir köprü oluşturuluyor ve araçların kıyılar arası geçmesine olanak sağlanıyor.
Sınıfındaki en süratli saldırı köprülerinden kabul edilen Samur sisteminde, 5-6 dakika benzer biçimde kısa sürede araçlar ayrılıp kendi başlarına karşı kıyıya çıkabiliyor.
MİLGEM
Denizde ulusal vapur projesi olan MİLGEM ile Türkiye, ilk kez korvet tipi bir askeri geminin tasarımını ulusal olarak gerçekleştirmiş oldu.
Vapur tasarımı, tekne inşası ile sistem entegrasyonunda dışa bağımlılığı azaltılan proje kapsamında askeri tersaneler ile hususi sektördeki vapur tasarım, inşa imkanları ve kabiliyetlerin entegrasyonu suretiyle, hususi sektörün harp gemisi inşası alanında lüzumlu data birikimi, deneyim ve altyapı ile donatılması sağlandı.
Proje kapsamında ulusal olarak tasarlanan ve inşa edilen gemilerden TCG Heybeliada 2011 senesinde, TCG Büyükada 2013 senesinde, TCG Burgazada 2018 senesinde ve TCG Kınalıada 2019 senesinde Deniz Kuvvetleri Komutanlığı hizmetine alındı.
Projenin korvet sınıfı olan ilk dört gemisinden değişik olarak beşinci vapur olan TCG İstanbul’dan itibaren gemilerin hava müdafa kabiliyetini de içeren fırkateyn sınıfı olacak şekilde inşasına devam ediliyor.
ÇOK MAKSATLI AMFİBİ HÜCUM GEMİSİ
Klasik anlamda tayyare gemisi denilemeyecek fakat güç aktarma platformu olarak hava enerjisini belli seviyede sahaya sürebilecek bir platform.
Tayyare gemisinin harekat alanına sunmuş olacağı bazı kabiliyetleri de ortaya koyabilecek güce haiz.
Geminin bir anlamda beyni olan cenk yönetim sistemi ve yazılımların yerli bulunduğunu ve bunun oldukca ehemmiyet taşıyor.
AMFİBİ GEMİ
Amfibi deniz piyadesinin gereksinimlerini karşılamak amacıyla hususi olarak geliştirilen Zırhlı Amfibi Atak Aracısaldırı gemisi görevinin başlangıcında.
Türk Deniz Kuvvetleri için gelişim sağlanması lüzumlu alanlardan biri de güç aktarımı, stratejik intikal ve hareket kabiliyetidir.
Türk Silahlı Kuvvetleri, anavatandan uzak coğrafyalarda, insani yardım harekatından muharip olmayanların tahliyesine, arzu edilen bir bölgede kara harekatı icra edilebilmesinden başka ülkelerin üslerine bağımlı olmadan hava harekatı yapabilme olanağına kadar uzanan geniş bir yelpazede mühim kabiliyetler kazanacak.
Türk Silahlı Kuvvetlerinin dünya üstündeki prestijini artıracak en mühim projelerden birisi.
DENİZALTI KURTARMA ANA GEMİSİ
Çeşitli deniz koşullarında su yüzeyi ve su altı kurtarma operasyonları ve yangın söndürme gerçekleştirmek için tasarlanmış hususi bir denizaltı kurtarma ana gemisi olarak üretildi.
Ulusal ve NATO derin su kurtarma araçları ile hasar görmüş denizaltı personeline yaşam desteği verecek, denizaltıdan personelin kurtarılmasını sağlayacak, su üstü gemileri için kurtarma görevini, sualtı emek harcamaları ve yıkıntı kaldırma çalışmalarını yürütecek.
Askeri normlara, standartlara ve klas kurallarına uygun eşi olmayan tasarımı; yüksek manevra ve pozisyon sabitleme kabiliyetine haiz denetim edilebilir ikiz pervane sistemi (CPP), baş-kıç tünel iticileri ve geri çekilebilir baş itici ile donatıldı.
YENİ TİP KARAKOL BOTU
Deniz Kuvvetleri Komutanlığı ihtiyacına binaen boğazlarda, üs, liman yaklaşma suları ve sahillere yakın bölgelerde bulgu, gözetleme, karakol ve deniz müdafa harbi (DSH) vazife fonksiyonlarını karşılamak ve ek olarak, üs, liman müdafa vazife fonksiyonuna da katkı sağlamak amacıyla 16 tane Bot tedariki amaçlandı.
Proje kapsamındaki tüm Yeni Tip Karakol Botlarının Geçici ve Kati Teslimleri tamamlandı.
Yeni tip karakol botları yangın söndürme çalışmalarında kullanıldı.
YENİ TİP DENİZALTI PROJESİ
Türk Deniz Kuvvetleri’nin ulusal ve internasyonal sulardaki yıldızı olmaya aday 6 yeni denizaltı ile Türkiye’nin dünya standartlarında müdafa teknolojilerine kavuşacak.
Yeni Tip Denizaltı Programı’nda oldukca sayıda yerli firmanın ürünlerinin ilk kez bir denizaltı platformunda kullanılması müdafa sanayisinde mühim bir dönüşüme kapı araladı.
Bu proje ile üniversitelerin ve yetenekli alt yüklenicilerin desteği yardımıyla ortaya çıkan yeni alan uzmanlıkları ve teknolojik altyapılar, Türk müdafa sanayisi için kuvvetli temeller oluşturuyor.
HÜRKUŞ
Hürkuş’un yeni versiyonu Hürkuş Hava Yer Entegrasyon Uçağının (HYEU) Hava Kuvvetleri Komutanlığının eğitim faaliyetlerinde kullanılması planlanıyor.
Hürkuş HYEU’nun, düşük kullanım maliyeti ve gelişmiş aviyonik sistemleri ile mühim avantajlar sağlayacağı öngörülüyor.
Hürkuş’un mevcut gelişmiş özelliklerine ek olarak Hürkuş HYEU ile elektro-optik / infrared (EO/IR) kamera, lazer güdümlü ve güdümsüz eğitim mühimmatlarının yanı sıra oto pilot entegrasyonları da aşamalı olarak gerçekleştirilebilecek.
ATAK
T129 ATAK, ATAK programı çerçevesinde Türk Silahlı Kuvvetleri için Türkiye’nin coğrafi ve iklim koşullarına nazaran tasarlanan, TUSAŞ ve AgustaWestland ortak üretimi saldırı ve taktik bulgu helikopteri.
T-129, AgustaWestland üretimi Agusta A129 Mangusta helikopterinin gövdesinin çeşitli aksamlarının değiştirilmesi ve örneksiz tabanca ve yazılım sistemlerinin entegre edilmesiyle meydana geldi.
Ortalama otuz dakika havada kalan helikopter, çeşitli manevra testlerinin peşinden başarıyla yere indi.
129 ATAK Helikopteri yakın hava desteği görevleri ve oldukca amaçlı görevler için iki tip olarak tasarlandı.
Yakın hava desteği görevleri için dizayn edilen T129 A, 76 adete kadar 70 mm güdümsüz roket ve 500 tane cephane kapasiteli 20 mm top ile donatıldı.
T129 B helikopterine ise oldukca amaçlı görevlere uygun olarak en çağdaş elektronik harp gereçleri entegre edildi ve aynı anda 8 tane güdümlü anti-tank füzesi UMTAS, 12 tane güdümlü CİRİT, 2 tane STINGER ve 500 tane top mermisi ile vazife yapabiliyor.
ANKA
Türk Havacılık ve Uzay Sanayii AŞ tarafınca üretilen insansız hava aracı Anka, internasyonal müdafa sanayii için oldukca ehemmiyet taşıyor.
Türk Havacılık ve Uzay Sanayii mühendisleri tarafınca tasarlanan ve birçok yerli alt yüklenici firmanın da vazife almış olduğu Türk İnsansız Hava Aracı “ANKA”nın montajı ve üretimi tamamlandı.
TEKNİK ÖZELLİKLERİ VE PERFORMANSI
-
Kanat açıklığı: 17 metre
-
Beden uzunluğu: 8 metre
-
Kanat açıklık oranı: 22
-
Kanat alanı: 13,6 metrekare
-
Kanat ok açısı: 0
-
Mürettebat: Yok
-
Toplam kalkış ağırlığı: 1,500 kilogram
-
Yararlı yük ağırlığı: 200 kilogram
-
Yakıt ağırlığı: 250 kilogram
-
Motor: Thielert Centurion 2.0 dört silindir, turbolu 155 Hp (114 kW)
-
Servis irtifası: 30.000 feet
-
Havada kalma süresi: 24-32 saat
-
Azamı hız: 217 km/sOlağan seyir hızı: >75 knot (knot = saatte bir deniz miline eşit hız birimidir.)
-
Hareket yarıçapı: 200 km
-
Çevre şartları: 15 kts yan rüzgar, 20 kts baş rüzgarı, rutubet, yağmur, ısı ve buzlanma sınırları MIL-HDBK-310 ile
BAYRAKTAR SİHA
Türkiye’nin ürettiği silahlı insansız hava araçları (SİHA) kalitelerini vatanımızda ve dışarıda kanıtladı.
Silahlı insansız hava araçları giderek daha çok ülkeden talep görmüş olduğu bildirildi.
Bayraktar İHA Sistemi, 24 bin feet operasyonel uçuş irtifası, 24 saat uçuş süresi, 150 kilometre iletişim menzili, 70 knot seyir hızına haizdir. 12 metre kanat açıklığı, 650 kilogram maksimum kalkış ağırlığı ve 55 kilogram yararlı yük taşıma kapasitesine haiz.
TEMEL UÇUŞ PERFORMANS KRİTERLERİ
-
18,000 Feet Operasyonel İrtifa
-
27.000 Feet Maksimum İrtifa
-
27 Saat Maksimum Havada Kalış Süresi
-
Tam Otomatik Uçuş Denetim ve 3 Yedekli Otopilot Sistemi (Triple Redundant)
-
Yer Sistemlerine Bağımlı Olmaksızın Tam Otomatik İniş ve Kalkış Özelliği
-
GPS Bağımlılığı Olmaksızın Dahili Sensör Füzyonu İle Seyrüsefer Özelliği
TEKNİK ÖZELLİKLERİ
-
Komünikasyon MenziliLOS
-
Kalkış ve İnişPist (Otomatik)
-
Seyir – Maksimum Hız70 knot – 120 knot
-
Maksimum Kalkış Ağırlığı650 kilogram
-
Operasyonel – Maksimum İrtifa18.000 feet – 27.000 feet
-
Havada Kalış27 Saat
-
Yararlı Yük Kapasitesi150 kilogram
-
Kanat Açıklığı12 mt.
-
Yararlı Yük – ISRDeğiştirilebilir EO/IR/LD ya da Oldukca Amaçlı AESA Radar
-
Yükseklik2.2 mt.
-
Yararlı Yük – Mühimmatlar4 Tane Lazer Güdümlü Akıllı Cephane
-
Uzunluk6.5 mt.
-
Yakıt Kapasitesi / Tipi300 Litre / Benzin
-
İtki Tipi100 Hp İçten Yanmalı
-
Enjeksiyonlu Motor
AKINCI TİHA
Akıncı ve Türk insansız hava yeteneklerinin geleceği inşa ediliyor. Türk askeri literatüründe, “Akıncı” terimi, düşman hatlarının arkasında gayrinizami harp yürütmek, düşman topraklarda bulgu yapmak ve ilerleyen ordulara öncülük etmek benzer biçimde hususi görevleri yerine getiren, muharip kabiliyeti yüksek, süratli hafifçe süvari birliklerini tanım ediyor.
TÜM ÖZELLİKLERİ
-
40,000 Feet Uçuş İrtifası
-
24 Saat Havada Kalış Süresi
-
Çift Yedekli SATCOM + Çift Yedekli LOS
-
Tam Otomatik Uçuş Denetim ve 3 Yedekli Otopilot Sistemi (Triple Redundant)
-
Yer Sistemlerine Bağımlı Olmaksızın Tam Otomatik İniş ve Kalkış Özelliği
-
GPS Bağımlılığı Olmaksızın Dahili Sensör Füzyonu İle Seyrüsefer Özelliği
-
Tam Otomatik Seyir ve Rota Takip edeni Özelliği
-
Dahili Sensör Füzyonu Destekli Kırılgan Otomatik Kalkış ve İniş Özelliği
-
Tam Otomatik Taksi ve Park Özelliği
-
Yarı Otonom Uçuş Modları Desteği
-
Hata Toleranslı ve 3 Yedekli Sensör Füzyonu Uygulaması
-
Çapraz Yedekli YKİ Sistemi
-
Örneksiz Yedekli Servo Aktüatör Birimleri
-
Örneksiz Yedekli Lityum Tabanlı Batarya Birimleri
-
Komünikasyon Menzili LOS & BLOS
-
Seyir – Maksimum Hız 130 – 195 Knots
-
Operasyonel – Maksimum İrtifa 30.000 feet – 40,000 feet
-
Yararlı Yük Kapasitesi 1.350 kilogram
-
Yararlı Yük – ISR Simultane EO/IR/LD, Oldukca Amaçlı AESA Radar & SIGINT
-
Yararlı Yük – Cephaneler Lazer Güdümlü Akıllı Cephaneler, Füzeler & Uzun Menzilli Stand Off Cephaneler
-
İtki Tipi 2 x 750 HP yada 2 x 450 HP Turboprop Motor
-
Kalkış ve İniş Pist (Otomatik)
-
Maksimum Kalkış Ağırlığı 5,500 kilogram
-
Havada Kalış 24 saat
-
Kanat Açıklığı 20 mt.
-
Yükseklik 4.1 mt.
-
Uzunluk 12.2 mt.
DİHA
Bayraktar Dikey İniş Kalkışlı İnsansız Hava Aracı Sistemi’nin (DİHA) seri imalat ve teslimatlarının 2022 içinde yapılması hedefleniyor.
DİHA, dikey iniş kalkış özelliğiyle dar alanda operasyon kabiliyeti sağlıyor. 150 kilometreye kadar iletişim menziline haiz olan araçta, sensör füzyonu yardımlı tam otonom iniş, kalkış ve seyir özelliği de bulunuyor. Bayraktar DİHA’nın düşük yakıt tüketimli benzinli motoru, yüksek dayanım süresi sunuyor.
Kalkış ve inişini üstünde bulunan 4 tane elektrik motoruyla gerçekleştiriyor. Hemen sonra arkasındaki içten yanmalı benzinli motoruyla da düzgüsel seyrini gerçekleştiriyor. Bu şekilde hibrit bir yapıya haiz olması sebebiyle de herhangi bir elektrikli hava aracının haiz olamayacağı kadar uzun şekilde 12 saate kadar havada kalabiliyor.
Yararlı yük kapasitesi 5 kilogram. Üstünde bulunan gündüz kamerası, termal kamera, lazer işaretleyici ve mesafe ölçer ile yerdeki birlikleri koordine edebiliyor. 50 kilogramlık kalkış ağırlığı var.
Kanat açıklığı 5 metre ve 20’ye 20 metrelik bir alan içinden dikey iniş kalkışını gerçekleştirebiliyor. 9 bin feet bu tayyare için operasyon irtifası, sadece 15 bin feete kadar çıkabiliyor. Seyrini de 45-50 knot içinde gerçekleştiriyor. Bu bir gözlem İHA’sı, uzun süre havada kalabiliyor, hareketli platformlara da iniş kalkış yapabiliyor.